(ANKARA) – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Danıştay’ın 156. Kuruluş Yıldönümü Töreni’nde; “Yeni anayasanın sihirli değnek gibi sorunlarımızı bir anda ortadan kaldırmayacağını biliyoruz. Yeni anayasa, sivil siyasetin alanını genişleterek, ekonomiden sosyal hayata, ülkemizin meselelerinin çözümünü daha da hızlandıracaktır. Siyasetteki yumuşama ile farklı siyasi partiler arasındaki istişari görüşmelerin yoğunlaşması önemli bir fırsat teşkil etmektedir. Biz milletimizin beklentileri çerçevesinde üzerimize düşen yapıcı rolü oynamaya devam edeceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Danıştay’ın 156. Kuruluş Yıldönümü Töreni’nde konuştu. Danıştay Başkanı seçilen Zeki Yiğit’i kutlayan Erdoğan, görev süresini tamamlayan Danıştay mensuplarına da emekleri için teşekkür etti. Erdoğan, özetle şunları söyledi:
“ADALET SİSTEMİ DE BEKAMIZIN GÜVENCESİDİR”
“Yüksek mahkemelerimizin her biri kendi görev alanları içerisinde adaletin en iyi, hızlı ve etin şekilde etecellisi için çalışıyor. Makamlarımızdan ve ünvanlarımızdan önce hepimiz şu gerçeğe yürekten inanıyoruz; nasıl geç gelen adalet adalet değilse, topluma güven veren, erişilebilir adalet sistemi de bekamızın güvencesidir. Devlet adalet dağıttığı, adaletin tecellisini sağladığı müddetçe güçlüdür, dimdik ayaktadır. Adaletin olmadığı yerde huzur, refah olmaz. Adli ve idari yargı fark etmeksizin adliyenin kapısını adaletin kapısı haline getirdiğimiz ölçüde geleceğimize güvenle bakabileceğimize inanıyorum.
“DARBECİLER BAŞARILI OLSALARDI YENİ HUKUK CİNAYETLERİ İŞLEYECEKLERDİ”
27 Mayıs darbecilerinin gerçek bir mahkemeden ziyade kötü bir tiyatroyu andıran Yassı Ada’da işledikleri hukuk katliamlarını unutmuyoruz. 28 Şubat döneminde koro halinde darbecilere alkış tutanların hukuk sistemimize verdikleri zararın telafisi yıllar aldı. 17-25 Aralık yargı-emniyet girişiminin faillerinin sebep oldukları sıkıntıların hala yükünü çekiyoruz. 15 Temmuz’da ödediğimiz ağır bedeller ise ortadadır. Bu ihanetin merkezinde sadece eli silah tutanlar değil üniformalı ve cübbeli örgüt militanları da vardı. Darbeci alçaklar başarılı olsalardı yeni hukuk cinayetleri işleyeceklerdi.
“HAKİMLERİMİZ, SAVCILARIMIZ ZAMAN ZAMAN ELEŞTİRİ SINIRLARINI AŞAN HAKSIZ İTHAMLARA MUHATAP OLUYOR”
Medyanın ve sosyal medyanın millet namına denetim vazifesi üstlenmesi demokrasimiz için şüphesiz kazançtır. Ama hakim cübbesi giyip sağa sola yargı dağıtma boyutuna asla varmamalıdır. Yargı mercilerimizi baskı altına alma, istemedikleri kararlar çıkması halinde hukukçularımız hedefe koyma daha sık karşılaştığımız tehditlerden biri haline dönüşüyor. Hakimlerimiz, savcılarımız zaman zaman eleştiri sınırlarını aşan haksız ithamlara muhatap oluyor.
“SİYASET KURUMU NASIL LAYÜSEL DEĞİLSE YARGI DA ELEŞTİRİLEMEZ DEĞİL”
Siyaset kurumu nasıl layüsel değilse yargı da eleştirilemez değildir. Yargının kararlarını beğenmeyebilir, itiraz edebiliriz buna kimse engel olamaz, olmamalıdır. Millet adına kamu gücünü kullananların belli sınırlar içinde o sert tepkilere tahammül etmesi beklenir. Fakat yargının toptancı bir anlayışla kurumsal olarak yıpratılmasını, yargı organlarımıza ve mensuplarımıza çamur atılmasını asla kabul edemeyiz.
“YARGININ SİYASİ TARTIŞMALARIN İÇİNE ÇEKİLMESİ DE HATALI”
Yargının, yasama ve yürütmeye müdahalesi nasıl yanlışsa, yargının siyasi tartışmaların içine çekilmesi de o denli hatalıdır. İktidarı ve muhalefetiyle, basını ve sivil toplumuyla hep birlikte yargımızın her türlü taassuptan, menfaat eksenli gruplaşmadan ve ideolojik kamplaşmadan uzak durmasını temin etmemiz gerekiyor. Belli bir zümrenin menfaatini gözeten dar kadrocu anlayışların adalet teşkilatımız dahil devletimizin kurumları içinde tekrar yuvalanmasına izin vermeyeceğiz.
“YENİ ANAYASA, SİVİL SİYASETİN ALANINI GENİŞLETEREK ÜLKEMİZİN MESELELERİNİN ÇÖZÜMÜNÜ DAHA DA HIZLANDIRACAK”
Cumhuriyetimizin 100. yılının darbe ürünü bir anayasa ile karşılanmış ve geçirilmiş olmasını Türkiye demokrasisine yakıştıramıyoruz. Bu eksikliğin milli irade ile giderilmesi Türk siyasetinde yeni bir kilometre taşı olacaktır. Yeni anayasanın sihirli değnek gibi sorunlarımızı bir anda ortadan kaldırmayacağını biliyoruz. Yeni anayasa, sivil siyasetin alanını genişleterek, ekonomiden sosyal hayata, ülkemizin meselelerinin çözümünü daha da hızlandıracaktır. Siyasetteki yumuşama ile farklı siyasi partiler arasındaki istişari görüşmelerin yoğunlaşması önemli bir fırsat teşkil etmektedir. Biz milletimizin beklentileri çerçevesinde üzerimize düşen yapıcı rolü oynamaya devam edeceğiz.”